20 Şubat 2017

Bu Oyunda Gitmek Vardı - Mario Levi


Mario Levi, “Bu Oyunda Gitmek Vardı” adlı kitabını oyun/roman komedi olarak tanımlıyor. Bu kitapta okuyucu da hikayeye dahil oluyor. Bir kere romanın iki sonu var ve hangisiyle bitirmek istediğiniz size kalmış.
Saffet, 50’li yaşlarına yakın, evli ve çocuklu bir erkek ve bir gün karısı Hülya tarafından terk ediliyor. Hülya ona sadece bir mektup bırakmış ve çekip gitmiş. Saffet’e de yeni, ıssız hayatına alışmak kalıyor. Çocukluğunu Sıracevizler'de geçiren Saffet, yine bu semte geri dönmesi için mesajla bir davet alıyor. Bu mesajı yazan kişi yine bir kadın; Neval… Saffet, geri döndüğü eski yaşamında, kendini etkileyen olayları ve kişileri hatırlayıp iç hesaplaşmalara giriyor. Özellikle, 12 Eylül öncesi kardeşin kardeşi vurduğu dönemlerdeki arkadaşı Baki ve onun kim vurduya gidişi Saffet’in hayatında derin izler bırakmış. Neval ve Saffet yeni hayatlarında ve dostluklarında geçmişin izlerini ararken olmadık kapıları aralıyorlar. Dediğim gibi kitabın sonunu belirlemek ve içindeki sorulara cevap vermek de okuyucuya kalıyor.

Ben şimdiye kadar okumaya başladığım tüm Mario Levi kitaplarını yarım bıraktım. Başı her zaman iyi başladı ancak bir müddet sonra ağır gitmeye ve hatta gitmemeye başladı. Bu kez daha yalın bir Mario Levi anlatımıyla baş başayız. Yazar daha önceki romanlarından çok farklı bir tarz denemiş. Bu da demek oluyor ki bu kitap asla bir Mario Levi’yi tanıma kitabı olamaz. Yazarı seviyorsanız ya da farklı bir edebiyat tarzı arıyorsanız okuyun.  Ben bu kez kitabı başarıyla bitirdim ancak -yine- çok sevdiğim söylenemez.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder