Flora bir gün en yakın arkadaşı Paige’in daha yeni ayrıldığı erkek arkadaşı Drake'i öper ve her şeyi unutan Flora, nedense bu sahneyi asla unutmaz. Kitap boyunca ‘bir sahilde Drake ile öpüştüm. Bana siyah bir taş verdi’ yazısını onunla birlikte belki yüz defa okumaya hazır olun... Drake, eğitim için dünya’nın öbür ucuna, Kuzey Kutup Bölgesindeki Svalbard’a gider ve aralarında mail trafiği başlar. Bu durumu öğrenen Paige, Flora olan arkadaşlığını sonlandırır.
Flora'nın Fransa'da yaşayan ağabeyi Jacob bir müddettir hastadır ve durumu ciddileşmiştir. Flora'nın ailesi, onu Paige'e emanet edip Fransa'ya giderler. Onların bildiğinin aksine yalnız olan Flora, bu arada durumu bir şekilde idare eder ve bir mailin ardından Drake'i bulmak için Svalbard’a gider… Adresini bilmediği için Drake'i sokak sokak ararken onun bir fotoğrafı yardımı ile bulur. Ancak düşündüğünün tersine Drake salağın tekidir ve artık başka bir kızla birliktedir. Bu esnada kuzey kutbunda da arkadaşlar edinir. İnsanlar Flora'yı ilk bakışta normal zannederken bir müddet sonra ondaki garipliklerin farkına varır ve ona yardım ederler. Sonuçta Flora'yı harekete geçiren hayatındaki tek anının peşinden gitmek olmuştur. Yani kolundaki "cesur ol" yazısı ona güç vermiştir.
Ailesi durumu anlar ve babası onu almak için Fransa'dan gelir. Eve dönen Flora'yı Paige affeder. Ölüm döşeğindeki Jacob'dan gelen mektup Flora'nın sonraki hayatını özgürleştirip her şeyi açıklığa kavuşturacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder