Alobar bir kral. Ülkesinin geleneklerine göre kralın saçında veya sakalında tek bir beyaz kıl dahi çıksa zehirli bir yumurta yedirilerek öldürülüyor ve bu durum bir şenliğe dönüşüyor. Alobar ise bu duruma karşı geliyor ve eşlerinden Wren'in yardımıyla gömüldüğü mezardan çıkarılıyor ve o günden sonra ölümsüzlüğü aramaya başlıyor. Alobar'ın macerası o günden günümüze kadar 600 yıl boyunca çeşitli coğrafya ve geleneklerle geliyor ve bu esnada yolu zevk ve bereket tanrısı Pan ve kocası ölünce ınunla gömülmesi gereken ama bundan kaçan Kama Sutra ustası Kudra ile kesişiyor.
Bu esnada günümüzde üç farklı şehirde yaşayan ve kapılarına her gün pancar bırakılan kişilerin yaşamları devreye giriyor. Bu insanların bir ortak noktasıvar; o da Kudra tarafından pancar poleninden yapılan K23 numaralı parfüm. Bu parfümün bu hayatlarda oynadığı rol ise kitabın sonuna kadar gelebilenler tarafından öğreniliyor.
Kitabın dili biraz ağır, felsefesini anlamak kolay değil. Kitabı Mete şiddetle bana tavsiye etti ve ben de merakla okudum ancak bitirmekte epey zorlandım. Mete ile felsefi konularda aşık atmam mümkün değil ama yine de zihnimi zorlamayı seviyorum.
Tom Robbins'ten Parfümün dansı kült olmuş bir roman. Okumaya çalışın derim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder